Bir varmış beş yokmuş, Sıfır varmış üç yokmuş. Ne olduğunu anlamayan sıfır, iki’ye sormuş “Üç ile Beş nereye gittiler, iyice merak ettim” demiş. “Hangimiz daha büyüğüz” diye tartışıyorlardı, “Heralde kavga etmeye gittiler” demiş iki. “Olamaz ayıralım onları” demiş sıfır.
Koşarak yanlarına gitmişler. Birde ne görsünler, üç yanına bir arkadaşını çağırmış olmuş otuzüç “demedim mi sana ben büyüğüm” diye böbürlenmiş üç. Üç’ün bu oyununa kızan beş, ” sen hile yapıyosun buna üç kağıt derler” diye kızmış. “eeeeeee ne de olsa adım üç” demiş gülerek ve devam etmiş konuşmaya “Ama ben buna akıllı üçler’in dayanışması derim” demiş.
Aralarındaki bu kavgaya beş’in bir arkadaşı da gelmiş olmuş ellibeş. “Buda akıllı beşler dayanışması” demişler gülerek ve devam etmiş sözüne, “Bu sefer kim daha büyükmüş gördün mü? ellibeş mi büyük, otuzüç ‘mü ? ” demiş. “Ellibeş daha büyük, ama benim oyunum daha bitmedi” demiş ve bir arkadaşınıda o çağırmış.
Aralarındaki bu kavga o kadar büyümüş ki dünyada ki bütün beşler ve bütün üçler yan yana dizilmiş. Bu sefer de kimin daha büyük olduğu sayılamayacak kadar fazla olmuş. Bu olaya çok kızan sıfır “Yeteeeeerrrrrrrrrrrrrrr” diye bağırmış. “Sizin yüzünüzden dünyada üç ile beş kalmadı, hepiniz toplandınız ve bu kavganın sonu yok. Herkesin bir özelliği var” demiş. “Hem size göre en küçük sayı benim, sizi bir çarparsam ne olur biliyor musunuz?”diye kızmış kaşlarını çatarak. Bütün sayılar bir ağızdan bağırmışlar “Sıfııııırrrrrr” . “Ozaman bu işi daha da uzatmadan çabuk barışın” diye kızmış sıfır ve arkadaşlarını barıştırmış.
Ogün bugündür sıfırın çarpma tehdidi yüzünden hiçbir sayı birbirine büyüklük taslayamamış. Eksi ve artı sayıların ortasında olan sıfır, sayıların orta yolda buluşma ve barış noktası olmuş.